Okula ilk başladığım gün göremediğim gün işte geldi. Bitmeyecek gibi gelen yılların son saatlerindeyim. Anasınıfında başlayan ve yıllarca ilmek ilmek örülen benim, ailemin, hocalarımın emeklerinin nihayete kavuşmasına, anlam kazanmasına kalan son 1 saat.
Şu an durduğum yerden bakınca muhayyilemden farklı anlar geçiyor bir filmi izlercesine. Mutluluklar, sevinçler, gözyaşları, stres, endişe, korku, verilen kararlar, sorgulamalar…
Pekçok şeyi gösterdi, öğretti bu yıllar sadece hekim olmayı değil.
Depresif çukurlar vardı düşüp çıkmak için uğraştığım.
Ufkumun genişlediğini hissettiğim parlak anlar oldu.
Yanılsamaları fark edip düzelmeye çalıştığım zamanlar vardı.
Sorular ve sorgulamalarla kafamı doldurup düşündüğüm anlar oldu.
Kampüste huzurla geçirilen dakikalar, kahkaha dolu, duygu dolu sohbetlerimiz oldu.
Zaman zaman arayıp, sorduğum sonra dinlenip huzurla hayatı beklediğim anlar vardı.
Beni zorlayıp konfor alanımdan çıkmaya mücadele etmeye zorlayan hadiseler oldu.
Tüm bu zamanlarda alabildiğim kadarını almaya, öğrenebildiğim kadarını öğrenmeye, kavrayabildiğim kadarını kavramaya çalıştım.
Yaşadığım anları özümseyerek sadece geçip gitmeden benim olmalarını sağlamaya çalıştım.
Şimdi ise yapabildiklerim, yapamadıklarım, başarabildiklerim, başaramadıklarım, öğrenebildiklerim, öğrenemediklerimle son 1 saatteyim.
Orta birde Hacettepe İngilizce Tıp istiyorum derken başladığının farkında olmadığım bu macerasından toplayabildiklerim, kazanabildiklerim, yanıma alabildiklerim, kendime katabildiklerimle başka bir maceraya yelken açma vakti.